Paratiroid Adenomu
Doç. Dr. Mustafa Emiroğlu
Paratiroid adenomu paratiroid bezinin kendi kendine otonomi kazanması, büyümesi demektir. Sonrasında bezin çok çalışması sonucu paratiroid hormonunun (PTH) fazla salınmasıyla kan kalsiyum seviyesinin yükselmesine neden olmaktadır. Bu durumda yüksek kalsiyum neden olduğu klinik tablo, hastalık oluşur. Hiperparatioidi belirtileri oluşmaktadır.
Genellikle 1 paratiroid bezinde %80 oranında adenom gözükürken bazı durumlarda % 20 oranında iki bezde adenom bulunabilir.
Paratiroid Adenomu Belirtileri:
Biraz önce yazıldığı gibi bezin fazla çalışması fazla hormon salgılanmasına, hormonda kan kalsiyum seviyesine yükseltmektedir. Bu durum bazı hastalıklara neden olur. Kan kalsiyum seviyesi, belirtilerin şiddetlenmesine veya az görülmesine neden olabilir. Bu belirtiler;
- Çok su içme
- Sık idrara çıkma
- Karın ağrıları, kramplar
- Kas spazmı
- Debresyon
- Yorgunluk, halsizlik
- İştahsizlık
- Kaşıntı
- Yüksek tansiyon (hastaların yarısında)
- Mide yanması ve ekşimesi
- Safra kesesi ve böbrek taşları
- Kalp aritmileri
Paratiroid Adenomu Tanısı Nasıldır?
Yukarıda tanımlanan belirtilerin ortaya çıkmasıyla yapılan kan kalsiyum düzeyi ölçümlerinde yüksek kalsiyum seviyesi saptanması ve yapılan paratiroid hormonu (PTH) yüksekliği saptanır. Sonrasında paratiroid bezi ultrasonografisi ile görüntüleme yapılır ve paratiroid sintigrafisi yapılmalıdır. Bu şekilde bir ya da bazen birden fazla paratiroid adenomu saptanmaktadır. Adenomun yerinin belirlenmesi çok önemlidir. Yapılacak cerrahi ameliyatın türünü belirlemektedir. Bazen paratiroid adenomun yerinin tam belirlemek için ilaçlı MR’da gerekebilir.
Paratiroid Adenomu Tedavisi Nasıl Yapılır?
Paratiroid adenomu saptanması durumunda öncelikle özenli bir şekilde hasta ve hastalık değerlendirilir. Ameliyat planması yapılmalıdır. Temel olarak edenom oluşturan Paratiroid beze ve bezeleri ameliyat ile çıkarılmaktadır. Bu işlem 2 türlü ameliyatla gerçekleştirilir.
- Odaklanmış paratiroid cerrahi ameliyatı (minimal invaziv paratiroidektomi)
- Tüm boyunda paratiroid bezelerinin aranıp bulunması ve çıkarılması ameliyatı yapılır.

Paratiroid Adenomu Ameliyatı Nasıldır?
Paratiroid adenomu tanısı konması ve yerinin saptanmasıyla uygun ameliyat planlaması yapılmaktadır. Yapılacak ameliyatlar yukarıda da anlatıldığı gibi direk olarak adenomun çıkarılmasına odaklanılmaktadır. Bazen adenomun bulunması zor ve karmaşık olabilir. Onun için ameliyat öncesi planlama ve yer tespiti stratejiktir.
Paratiroid adenomu ameliyatlarında diğer bir sorun, bezin yanında ve yakınında çok önemli yapıların (sinirler, büyük damarlar, yemek borusu vb.) bulunması nedeniyle özenli cerrahi ve deneyim gerektirmesidir. Ameliyat süresi genellikle 40 dk veya 2 saat sürebilir. Ameliyat sonrası dikkatli süreç yönetilmelidir. Genellikle ameliyat sonrası 1. Günde hastalarımızı evine gönderilir.
Paratiroid Adenomu Ameliyatı Riskleri Nelerdir?
Bu ameliyat bazen çok basit ve kısa olabilir, bazen uzun karmaşık ve zor olabilir. Onun için ameliyat öncesi tanı ve planlama çok stratejiktir. Dikkatli hazırlık gereklidir. Ameliyatın olası riskleri şu şekilde özetlenebilir.
- Kanama ve sıvı birikmesi
- Kan kalsiyum düzeyinin ayarlanması sorunları (uyuşma ve ebe eli görünümü vb)
- Ameliyattta komşu organların yaralanması
- Ameliyat sırasında ses sinir ve damar yaralanmaları olabilir.
Tüm bu olası riskler için deneyim gerektirir ve özenli paratiroid adenomu cerrahisi sabırla yapılmalıdır. Bu konuda Endokrin cerrahları dikkatli olmalıdır.
Paratiroid Adenomu Ameliyatı Sonrası İyileşme
Partiroid adenomu çıkarılması özellikle PTH salınımını ve dolayısıyla kan kalsiyum düzeyini etkilemektedir. Ameliyat sonrası erken dönemde ve orta vadede bunun için endokrin cerrahınız planlamayı yapacaktır. Bu konuda sabırlı olunmalıdır. İyileşme hızlı olur fakat kan kalsiyum düzeyinin ayarlanması gerekir. Hastalarımız ameliyat sonrası 1 hafta sonunda iş ve gücüne dönebilmektedir. Yeme içmede özellikle kalsiyumdan zengin besinler (süt ve süt ürünleri vb) tüketilmesi önerilir.
NOT: Bu sayfa kapsamı bilgilendirme amaçlıdır. Tedavi edici öneriler bulunmamaktadır. Tanı ve tedavi için meme cerrahınıza danışınız.
